Korona Günlerinde Londra 2

Internette her yerde bulunan ve sürekli yapılan hatırlatma: NHS'yi koruyun, evde kalın, hayatlar kurtarın.

Birkaç haftadır dünyanın olduğu gibi İngiltere’nin de gündemi hep korona virüsü. Diğer adıyla Covid-19. Tek seferde ciddi ve önleyici adımlar atmaktansa diğer hemen hemen tüm batılı ülkeler gibi ekonomi öncelikli görülerek yavaş ve temkinli adımlarla bu salgın kontrol altına alınmaya çalışıldı. Sonrasında ise durumun hiç de öyle yavaş yavaş çözülmeyeceği anlaşılınca daha hızlı önlemler alınarak en sonunda 23 Mart’tan itibaren sokağa çıkma da belli istisnalar haricinde yasaklandı. Bu ufak özetten sonra dilerseniz geçen haftaya ve burada ne tür önlemler alındığına, neler yapıldığına bakalım.

Geçen Salı akşamı arkadaşımın evine yemeğe gitmiştim. Sonrasında dışarıda sohbet ederken bir de baktım yan komşular öyle çok sıcak kıyafetleri üzerlerinde olmadan dışarı çıktılar. Onlarla selamlaşıp tanışalım derken amaçlarının saat tam 20.00’deki NHS’ye destek alkışı olduğunu öğrendim. Kafamı çevirip baktığımda sokaktaki tüm evlerden insanlar gayet ev kıyafetleri ile dışarı çıkıp alkışlamaya başladılar.

Sokakta dışarı çıkmayan ev olmadığı gibi insanlar az biraz alkışlayıp evlerine de kaçmadılar. Herkes yaklaşık 2 dakika kadar NHS (Ulusal Sağlık Servisi) çalışanlarını desteklemek amaçlı alkışladı. Müthiş bir birlik ve beraberlik ruhunu orada gördüm. Biz de katıldık tabii ki alkışlara. Arada diğerlerini biraz daha heyecanlandırmak, daha ateşli alkışlamaya teşvik etmek için bağıranlar da vardı. Alkışlarının sonunda birbirlerine iyi akşam dilediler ve herkes evine döndü. O anda insanlardaki birlik, beraberlik ruhunu hissetmemek imkansızdı.

Sadece alkışlamalarla bitmiyor NHS’ye teşekkürler ve destekler. LinkedIn sitesine girdiğimde sayfanın en tepesinde bir uyarı çıkıyor.

“gov.uk/coronavirus adresine girip bilgi alın. #evdekalın, NHS’yi koruyun”

Apple Store’a girince, yine karşıma İngiltere Başbakanı Boris Johnson’un Baş Tıbbi Danışmanı Chris Whitty’in görseli eşliğinde yine koronavirüse karşı uyarı videosu ve NHS’in mobil uygulaması yer alıyor.

Ufak bir özet yapayım sizlere İngiltere hükümetinin halkı uyarma ve bilgilendirme amaçlı kullandığı araçlarla ilgili:

-Radyo: Özellikle sosyal medyayı çok da aktif kullanmayanlara yönelik diye düşünüyorum.

-Televizyon: Sadece haberlerle değil, kamu spotları ile de sürekli aynı mesajlar veriliyor.

-Facebook, LinkedIn, YouTube, Twitter, Instagram: Hem reklamlarda hem hikayelerde hem duyurularda her yerde bilgilendirme var.

– Birçok farklı sitede ve reklam alan sitelerdeki reklam kısımlarında.

Her yerde #NHS’yikoruyun #protectnhs diye bilgilendirmeleri, hatırlatmaları. Facebook’ta hem hikaye olarak hem de yan tarafta reklam ile gösterilen virüsten korunma yöntemleri ve evden çıkmayın uyarıları var. Ön planda hep NHS, yani Ulusal Sağlık Servisi var. Başka hiçbir kurumun adı sanı doğru düzgün duyulmuyor.

Halkın bu dayanışması sağlık çalışanlarına da ciddi moral oluyordur diye düşünüyorum. Sadece sosyal medya ve internette değil, televizyon ve radyolarda da sürekli bilgilendirmeler yapılıyor ve NHS’in nasıl bizler için çalıştığını görsellerle, videolarla gösteriyorlar. Başbakan kendisine yapılan test sonrasında pozitif çıkınca izolasyona çekildi bugün itibariyle ama yine de tüm operasyonun başındaki kişi konumunu koruyor. Bu akşam yoğun bakıma alınınca yerini birinci sekreteri Dominic Raab’ı kritik kararları alması için yerine vekaleten atadı. Hem kendisi hem de ekibindekilerin yaptığı konuşmalarda önlerindeki kürsüde de #Evdekalın, #NHS’yiKoruyun ve #HayatKurtarın diye yazıyor.

 

Bunları niye mi anlatıyorum? Burada devletin tüm kademelerinde işin ne kadar ciddiye alındığını ve halkın gerekli mesajı alması için neler yapıldığını tam anlamıyla açıklayabilmek için.

Peki sokaktaki durum derseniz. Orada biraz ilginç bir durum var. Turistik yerler oldukça boş. Sadece arada koşanlar ve oralardan geçenler var.

Önceki gün bir parktaki insanları dağıtmak için megafonla anons yapmak zorunda kaldı polis. Parkta bazı insanlar zaman geçirip temiz hava alırken bazıları da güneşleniyormuş. Son birkaç gündür güneşli hava olunca güneşe hasret bu memlekette de parklara gidiş biraz arttı.

Metro, tren istasyonlarında hep polis var. Amaçları gereksiz yere seyahat edenleri uyarmak ve gerekirse ceza yazmak. 30£’dan başlayan cezalar açıklandı kurallara uymayanlar için. Her türlü toplu etkinlik de bu kapsamda yasaklandı. Düğün, vaftiz törenleri, kilise ayinleri, camilerde namaz yasaklandı, diğer dini kurumlar kapatıldı. Sinema, tiyatrolar, konser alanları vs. hepsi kapatıldı. Kısacası insanların bir araya gelme bahaneleri tamamen ortadan kaldırıldı.

Kurallar demişken onlardan da bahsedeyim: Sadece birkaç konudan dolayı insanlar sokağa çıkabilecekler. O konuların dışında sokağa çıkma yasak:

1- Elzem durumlarda marketten yiyecek vs. malzemesi almak,

2- Eczaneye gitmek,

3- Günde sadece bir defa kısa süreli egzersiz için ya tek başınıza ya da aynı evi paylaştığınız insanlarla evinizin yakınlarında bir yere yürüyüşe, koşmaya ya da bisiklete binmeye hakkınız var

4- Kesinlikle evden yapılamayacak işlerde çalışanların işe gidip gelmesi.

Aşağıdaki bağlantılar BBC’nin Türkçe sitesinde konuyla ilgili yapılan bilgilendirmeleri, hükümetin strateji değişikliğini ve diğer detayları bulabilirsiniz.

https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-51973784 – İngiliz hükümetinin Covid-19’a karşı stratejisini nasıl değiştirdiğini buradan okuyabilirsiniz detaylı olarak.

https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-51815967 – Covid-19’a karşı neler yapılması gerektiği anlatılmış. Kesinlikle okunmalı.

https://www.bbc.com/turkce/live/haberler-dunya-52001196 – Burada da hükümetin sokağa çıkma yasağını, detaylarını ve diğer bazı haberleri okuyabilirsiniz.

Ne yapıyoruz peki?
Bencillik yapmıyoruz. Evden çıkmıyoruz. Hayatları koruyoruz.

You may also like...

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d bloggers like this: